Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabından Türkiye’deki yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını gündemine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Ülke genelinde artan vaka ve ölümler için "Hepimizin aldığımız haberlerle yüreği yanıyor" diyen Davutoğlu, "Böyle bir günde pozitif katkı lazım, yapıcı bir şekilde çözüm önerileri ortaya koymamız lazım. Bu mücadele yürüyecekse sağlık çalışanlarımızla birlikte yürüyecek” dedi.

Halen koruyucu sağlık malzemesi eksikliği olduğunu belirten Davutoğlu, “Sağlık çalışanlarımızı ve ailelerini koruma altına alalım. Her hastanenin en yakınındaki en lüks oteli sağlık çalışanlarımıza ayıralım” diye konuştu.

Alınan tedbir noktasında geç kalındığını da ifade eden Davutoğlu, “Salgının PİK noktasına ulaşması beklenmemeliydi. Sınırlı sokağa çıkma yasağını haftalar önce savunduk” ifadelerini kullandı.

Davutoğlu ayrıca, “Maske satmak devletin işi değildir. Eğer maske zaruriyse maske sağlamak devletin vazifesidir. Tepki gelince harekete geçtiler, neden baştan düşünülmez?” diye konuştu.

“Ekonomi için sistematik tedbirler alın”

Salgının Türkiye ekonomisine olumsuz etkilerinin olduğunu belirten Davutoğlu, halkın bundan etkilenmemesi için yetkililerin ekonomik tedbirler hazırlaması gerektiğini kaydetti.

Davutoğlu şunları söyledi:

"Buradan devleti yönetenlere sesleniyorum, bütün bir ekonomiyi kuşatacak sistematik tedbirleri alın, günlük tepkilere göre karar değiştirmeyin. 2020 bütçesi revize edilmeli. Bütçede harcama önceliği sağlık, gıda tedariği, eğitim ve sosyal yardımlara verilmeli. Kamu harcamalarında israfa son seferberliği başlatılmalı."

“Toplanan yardımlar, vergi gelirlerinin yanında ‘devede kulak’ kalır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başlattığı Milli Dayanışma Kampanyasıyla ilgili konuşan Davutoğlu, “Devletin en üst makamdan çıkıp yardım talep etmesi amaç ve yöntem yönünden yanlıştır” dedi.

Davutoğlu, bu dönemin toplumdan para çekme dönemi değil, para enjekte etme dönemi olduğunun altını çizerek, “Kan verilmesi gereken bir hastanın kanını almaya kalkarsanız yanlış tedavi yapıyorsunuz demektir” ifadesini kullandı.

Davutoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Günlerdir toplumsal enerjimizi tüketen yardım kampanyasında toplanan miktar, bu kriz için ayrılan fonun çok küçük bir bölümüne anca denk gelir. Toplanan vergi gelirlerinin yanında ise adeta ‘devede kulak’ kalmakta. İşin propagandasına değil, esasına odaklanılmalı."

“Devlet kurumlarının yardımı bir cebinden alıp diğer cebine koymaktır”

Kamu kurumlarının yardım yapmasının da doğru olmadığını ifade eden Davutoğlu, “Toplanan yardım paralarının büyük kısmı devlet kurumlarından geliyor. Merkez Bankası kampanyaya 100 milyon lira bağış yapmış. Buna ne gerek var. Bunu yapacağına doğrudan halka versin” görüşünü paylaştı.

Davutoğlu, devlet kurumlarının yardım kampanyasına katılmasının anlamsız olduğunu ifade ederek, “Bu bir cebinden alıp diğer cebine koymaktır. Yardımları yerel yönetimler, hangi görüşten olursa olsun STK'lar hatta siyasi partiler yapmalıdır” diye konuştu.