Gezi davasının tek tutuklu sanığıyken, 18 Şubat'ta görülen davanın karar duruşmasında tüm sanıklarla birlikte beraat eden ve tahliyesine hükmedilen Osman Kavala'nın yeniden tutuklanmasını talep eden İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz'ın birçok kilit davada önemli bir rol üstlendiği ortaya çıktı.
Silivri Cezaevi'nde 28 aydır tutuklu bulunan Kavala, beraat ve tahliye kararına rağmen önce İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü ardından da İstanbul Adliyesi'ne ve Yılmaz'ın talebiyle 8. Sulh Ceza Hâkimliği tarafından yeniden tutuklandı.
Yılmaz talebinde, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan tutuklama talebi yazısında, “Tutuklama talebinde 26. 07. 2016 tarihinde başlatılan soruşturma kapsamında başka suçtan tahliyesine müteakip kaçma şüphesi göz önünde bulundurularak 18.02. 2020 tarihinde gözaltı kararı verildiği" ifadelerini kullanırken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, beraat ve tahliye talebine sert tepki göstermiş ve, "Türkiye ayağı içerideydi bir manevrayla dün onu beraat ettirmeye kalktılar" demişti.
Bold Medya'nın haberine göre, Yılmaz aynı zamanda, 'Gülen Cemaati' ile ilgili kimi kararlarda da önemli rol oynamıştı. Onlardan biri, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Samanyolu Medya Grubu’nun Genel Müdürü Hidayet Karaca’nın ‘dizi senaryosundan’ tutuklandığı soruşturmanın da savcısıydı.
'Gülen Cemaati'nin yayın organları Zaman, STV ve İpek Medya Grubu'na kayyım atanmasında da yine Başsavcı Vekili Yılmaz'ın rolü bulunuyor.
Yılmaz'ın hazırladığı bir başka soruşturma dosyası ise, 146 avukat hakkında tutuklama kararının çıktığı dosyaydı.
S. Arabistanlı gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin ardından, ‘İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’ tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu’nda yapılan aramayı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz yönetmişti.
Adnan Oktar grubuna yönelik soruşturmada, Yılmaz'ın koordinasyonunda 40 savcı görevlendirilmişti.
