Van’ın Çatak ilçesinde gözaltına alındıktan sonra helikopterden atıldıkları söylenen iki yurttaşın avukatları savcılığa başvurdu. Konuyla ilgili ailelerin avukatlığını yapan Hamit Koçak, işkence gören yurttaşların, tedavileri tamamlanmadan taburcu edilmeye çalışıldıklarını belirtti.

Avukat Koçak, bölgede benzer olayların çok sık yaşandığına değinerek, nitelikli soruşturma yürütülmemesi durumunda bu tür durumların daha da artacağına değindi.

Artı Gerçek’in haberine göre askerler tarafından gözaltına alındıktan 2 gün sonra yoğun bakımda oldukları ortaya çıkan ve ‘helikopterden atıldıkları’ iddia edilen Osman Şiban ve Servet Turgut’un aile avukatları, sorumlular hakkında suç duyurusunda bulundu. Köylülerin travma sonrası stres bozuklukları yaşadığına değinen Ailenin avukatı Hamit Koçak, yaşananları şöyle değerlendirdi:

“Ağlıyor ve yaşadıklarını hatırlamıyor

“Yoğun bakımdan çıkan Osman Şiban’ın tedavisi beyin cerrahinde devam ediyor. Ancak hafızası çok yerinde değil kendini ifade edemiyor. Yer yer ağlıyor yer yer söylediklerini hatırlamıyor dolayısıyla helikopterden atılmış olduklarını teyit edemiyoruz. Bunun yaşadığı travmadan kaynaklandığını düşünüyoruz.

“Bölgede bu tarz olaylar sıklaştı”

Bu olay bölgede son zamanlarda oldukça sıklaştı bu olay da onlardan sadece biri. Biz bunun sonunun gelmesi için hukuki mücadele veriyoruz. Bir daha yaşanmaması için sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler, insan hakları savunucuları ellerinden geleni yapmalıdır. Ama her şeyden önce asıl görev devlete ve olayın soruşturmasını yürüten birimlere düşmektedir. Onların etkin bir soruşturma yapması onların faillerini bulup cezalandırması lazım ki, herkes buradan ders çıkarsın. Aksi halde bu tür durumların daha da artacağını düşünüyoruz biz.

“Cezasızlıktan cesaret alınmaması için elimizden geleni yapıyoruz”

Biz belli dosyalara da vakıf olduğumuz üzere cezasızlık politikası yürütülüyor genelde. Yani failler cezalandırılmıyor. Biz bunlardan cesaret alınmaması için elimizden geleni yapıyoruz. Devletin de bu şekilde hareket etmesini bekliyoruz.

Sabah altı gibi köyün etrafına askeri helikopterler indiriliyor. Daha sonra saat 14 civarı askerler köye geliyor kimlik kontrolü yapıyorlar köyden yine ayrılıyorlar ama akşam 5 civarında askerler gelip ot toplayan köylüleri savcılık talimatı üzerine gözaltına alınıyorlar. Gözaltına alındıktan sonra hiçbir kanunu işlemi yerine getirmiyorlar, en yakınlarını aramak haber vermek hakları vardır.

“2 günün ardından yoğun bakımda deniliyor”

Aileleri onlardan haber alamıyor. Köydekiler operasyon devam ettiği için yakınlarına haber veremiyorlar bu birimlerde kendilerinin gözaltına alındığını aileye haber vermiyorlar. Bir gün sonra aileyi arıyorlar kimlik tespiti için arıyorlar ailelerde soruyor sizin elinizdeler mi diye ancak yetkili hiçbir bilgi vermiyor. Ancak 2 gün sonra bir yetkili arıyor sizin yakınlarınız Van Bölge ve Eğitim Araştırma Hastanesi’nin yoğun bakımının servisinde diyor. Ailelerin bu şekilde haberi oluyor.

“İyileşmeden taburcu edilmeye çalışılıyor”

Osman Şiban yoğun bakımdan çıktı Beyin Cerrahisine gönderildi ama ailenin rızası olmadan iyileşmeden taburcu edilmek isteniyor. Hatta daha dün taburcu edilecekti ama ailenin ve bizim girişimimizle pazartesiye kadar yine orada kalacak. Bizim yaptığımız gözlem şu şekilde Osman Şiban tam olarak iyileşmiş değil ve travma sonrası stres bozukluğu yaşadığını ve bu gördüğü muameleden ötürü psikolojik tedaviye hatta nörolojik tedaviye ihtiyacı olduğunu biz söyledik. Ancak hastane onları taburcu etmeye çalışıyor.

“Hastane kayıtlarında yüksekten düşme yazıyor”

Bir diğer hususta hastaneye giriş raporlarında Osman Şiban için darp ve ya düşme Servet Turgut için ise yüksekten düşme şeklinde ibareler var. Bu da aslında her ne kadar söylenti gibi konuşulsa da helikopter atılmış olma ihtimalinin göz önüne alınması ve soruşturmanın bu şekilde yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz.